Ana içeriğe atla

OBJEKTİF VE FLAŞLAR


OBJEKTİF

Objektif, görüntünün sensör üzerinde yeterli aydınlık ve netlikte oluşmasını sağlayan mercek veya
mercekler grubudur.
Fotoğrafı çekilecek konunun bütün noktalarından yansıyarak gelen ışığı sensörün üzerine
aktarmaya yarar.
Objektifin kalitesi, içinde yer alan merceklerin kalitesi ile doğru orantılıdır.
Odak uzunluğu ve görüş açısı, objektif tiplerini belirlemede rol oynar.




Objektifin Işık Geçirgenliği

Işık geçirgenliği, objektif odak uzunluğunun, objektifin diyaframının en açık çapına oranıdır.
Başka bir deyişle, objektifin en geniş diyafram açıklığındaki ışık geçirme miktarıdır.
Objektifin üzerinde yazılı olan 1:1.4, 1:2.8, 1:3.5 gibi sayılar, objektifin ışığı geçirme miktarını ifade
eder.
Bir objektifin ışık geçirgenliğinin yüksek olması, zayıf ışık koşullarında bile çekim yapabilme olanağı
sağlar.
Işık geçirgenliği yüksek olan objektifler ‘hızlı objektif’ olarak isimlendirilir.


Objektifin Odak Uzunluğu
Odak uzunluğu, objektif sonsuza ayarlandığında optik merkez ile film düzlemi arasındaki mesafedir.
Birimi milimetredir.
Yani 105 mm’lik objektif ifadesi kullanıldığında, objektifin odak uzunluğunun 105 mm olduğu
anlaşılır.
35 mm film formatında, 24x36 mm’lik filmin veya full frame sensörün köşegen uzunluğu 43 mm’dir.
Objektifler odak uzunluğuna göre sınıflandırıldığında odak uzunluğu 43 mm, 43 mm’den az veya çok
gibi kriterler göz önüne alınır.

Odak Uzunluğuna Göre Objektifler
A.Kısa Odaklı Objektif
B.Normal Odaklı Objektif
C.Uzun Odaklı Objektif (Teleobjektif)
D.Değişken Odaklı Objektif (Zoom Objektifler)

a.Kısa Odaklı Objektif
Odak uzunluğu, takılı olduğu makinanın kullandığı filmin veya sensörün köşegeninden kısa olan
objektiftir. 35mm, 28mm, 24mm veya daha kısa odak uzunluklu objektiflerdir.
Bu objektifler aynı zamanda geniş açılıdır.
b.Normal Odaklı Objektif
Normal odaklı objektifler, odak uzunluğu takılı olduğu makinenin kullandığı filmin veya sensörün
köşegen uzunluğuna eşit olan objektiflerdir.
Normal odaklı objektifin odak uzunluğu 24x36 mm boyutlu sensör kullanan makinelerde 43mm’dir.
Kolaylık açısından bu rakam 50’ye yuvarlanarak 50mm objektifler normal odaklı kabul edilmiştir.

c.Uzun Odaklı Objektif
Odak uzunluğu, takılı olduğu makinenin kullandığı filmin veya sensörün köşegeninden uzun olan
objektiflerdir. 85mm, 105mm, 200mm, 300mm veya daha üstü uzun odaklı objektiflerdir.
d.Değişken Odaklı Objektifler
Değişken odaklı objektiflerde sabit bir odak uzunluğu söz konusu değildir.
Değişken odaklı objektiflerin en büyük avantajı farklı odak uzunluğundaki birçok objektifin işini tek
bir objektifle görmektir.

Objektifin Görüş Açısı
İnsan gözünün görebildiği açı (45-50 derece) temel alınarak objektifler görüş açılarına göre
sınıflandırılmıştır.
Odak uzunluğu azaldıkça görüş açısı artmakta, odak uzunluğu arttıkça görüş açısı azalmaktadır.
Görüş Açılarına Göre Objektifler

1.Balıkgözü Objektif: Balıkgözü objektiflerde görüş açısı çok geniştir. Çok kısa odak uzunluğu özelliğine sahiptir.
2.Normal Açılı Objektif: İnsan gözünün gördüğü açıyı sensör düzlemine yansıtırlar. Normal odak uzunluğu özelliğine sahiptir.
3.Geniş Açılı Objektif: İnsan gözünün gördüğünden daha geniş açıları sensör düzlemine yansıtırlar. Kısa odak uzunluğu özelliğine sahiptir.
4.Dar Açılı Objektif: İnsan gözünün gördüğü açıdan daha dar bir açıyı sensör düzlemine taşıyarak görüntüyü oluştururlar. Uzun odak uzunluğu özelliğine sahiptir.

FLAŞLAR

Işık olmadan fotoğraf söz konusu olamaz. Işığın yetersiz olduğu veya istenilen pozisyondan gelmediği durumlarda kullanılan yapay ışık kaynakları FLAŞ olarak adlandırılır.
Yetersiz ışık koşullarının kurtarıcısı olan flaş, kontrollü ve bilinçli kullanılmadığında fotoğrafı olumsuz yönde etkiler. Flaşın gücü, objeye olan uzaklığı, filtre, yansıtıcı ve enstantane ayarlarının çok dikkatli yapılmasını gerektirir.
Flaş ayarı için, o flaşa ait ‘Guide Number’ ya da ‘Rehber Numarası’ nın bilinmesi gerekir.


Rehber Numarası(Guide Number)

Flaşların güçleri, tipleri ve modellerine göre değişir.
Örneğin makroflaşlar yakın mesafede çok iyi aydınlatma seçenekleri sunarken, uzak mesafede hiç işe yaramaz.
Her flaşta bulunan rehber numarası, ışık yoğunluğunun ölçülebilmesi ve flaşlar arasında karşılaştırma yapılabilmesi için kullanılır.
Diyafram değeri ile objenin flaşa olan uzaklığının çarpımı, o flaşın rehber numarasıdır.
GN= f x objenin flaşa olan uzaklığı
Bu formül manuel flaşlı çekim yapılırken kolayca diyafram değerinin bulunmasına yardımcı olur.

Işık Ölçüm Tekniklerine Göre Flaş Çeşitleri

1.Manuel Flaşlar
2.Otomatik Flaşlar
3.TTL Flaşlar

1.Manuel Flaşlar
Manuel flaşların üzerinde herhangi bir ayar yoktur. Çıkış gücü sabittir.
Kullanıcıya kolaylık sağlamak için manuel flaşların üzerinde rehber numarasına göre hazırlanmış bir
hesaplama tablosu bulunur. Bu tablodan ortam şartlarına uygun değerler makine üzerinde
ayarlanarak çekim gerçekleştirilir.




2.Otomatik Flaşlar

Otomatik flaşlarda diyafram değeri, kullanıcı tarafından ayarlanır.
Flaş diyafram değerine göre çıkış gücünü ayarlar. Bu ayarlama flaş üzerinde yer alan sensör tarafından gerçekleştirilir.
Flaş patladığında fotoğrafı çekilen objeye gidip yansıyan ışık sensör tarafından algılanır. Yeterli ışık gücü sağlandığında flaştan çıkan ışık kesilir.





3.TTL Flaşlar

TTL flaşlar, otomatik flaşlara göre kullanım sırasında daha çok dikkat ve bilgi isteyen flaşlardır.
Genel kullanımda önemli kolaylıklar sağlamalarına rağmen, dental fotoğraflar gibi özellikleri olan
konularda istenmeyen sonuçlar verebilir.

TTL flaşlar, genellikle fotoğrafçının nereyi netlediğini anlamaya çalışıp (netlik noktasına ağırlık vererek) o bölgeye ağırlık verdiği için, eğer dikkat edilmezse hatalı patlayarak fotoğrafın yanlış pozlanmasına yol açabilir.

Örneğin, dental fotoğraflarda eğer dişlerden ışık ölçümü alınırsa, flaş ortamın aydınlık olduğunu varsayarak gerekenden az patlayacaktır. Tam tersi durumda dil,damak veya dişetinden ölçüm alınırsa bu sefer de ortamın olduğundan daha karanlık olduğu sonucunu çıkarıp fazla patlayacaktır.

Doğru pozlama için %18 gri karttan ölçüm alınarak flaş pozlaması kitlenir, daha sonra kadraj yeniden hazırlanarak fotoğraf çekilir.


Kullanım Yerlerine Göre Flaş Çeşitleri
1.Dahili Flaşlar
2.Harici Flaşlar
3.Optik Slave Flaşlar

1.Dahili Flaşlar
Dahili flaşlar fotoğraf makinesinin bir parçasıdır. Otomatik veya manuel olarak açılıp kullanılır.


2.Harici Flaşlar
Harici flaşlar, fotoğraf makinesinin flaş kızağına takılarak kullanılır.
Kullanım amacına göre çok farklı özelliklerde flaşlar üretilmiştir. Otomatik veya TTL olarak çalışırlar.
Makro flaşlar harici flaş sınıfındadır. Sadece makro çekimlerde kullanılmak üzere tasarlanmıştır.
Ring ve ikiz flaşlar olarak iki başlık altında toplanırlar.



Ring Flaş
Objektife bir adaptör yardımıyla takılan dairesel flaşlar olup objeyi direkt olarak aydınlatırlar.











Popüler Yayınlar

MORFOLOJİK KAVRAMLAR VE TANIMLARI

                                  MORFOLOJİK KAVRAMLAR VE TANIMLARI Dişlere ait;   • Yüzeyler   • Kenarlar   • Köşeler DİŞLERE AİT YÜZEYLER   • Vestibul yüzey   • Labial yüzey   • Bukkal yüzeyler   • Lingual yüzeyler   • Palatinal yüzeyler   • Aproksimal yüzeyler   • Okluzal yüzey   • İnsizal yüz (kesici kenar) VESTİBÜLER YÜZEY Alt ve üst çene dişlerinin vestibülüm oris‘e (dudağa ya da yanağa) bakan yüzleridir. OKLUZAL YÜZEY  Arka grup dişlerin çiğneyici yüzeyidir. LABİAL YÜZEY Alt-üst çene ön dişlerin dudağa bakan yüzeyleridir BUKKAL YÜZEY Alt-üst çene arka grup dişlerin yanağa bakan yüzüdür LİNGUAL YÜZEY  Alt ve üst çenedeki tüm dişlerin dile bakan yüzleridir   PALATİNAL YÜZEY   Üst çene dişlerinin damağa bakan yüzleridir İNSİZAL YÜZEY  (KESİCİ KENAR) Ön dişlerin labial ve lingual yüzeylerinin birleşmesi

DİŞ MORFOLOJİSİNE GİRİŞ

                                        DİŞ MORFOLOJİSİNE GİRİŞ                                                                                               Ağız boşluğu                                      Üst Çene: Maksilla Alt Çene: Mandibula Çene eklemi :Temporamandibular Eklem DİŞİN YAPISI Diş 3 kısımdan oluşur • Kron kısmı (corona dentis) • Kole yani boyun bölgesi (collum dentis) • Kök kısmı (radix dentis) DİŞİN DOKULARI SERT DOKULAR    • Mine    • Sement    • Dentin Dokusu YUMUŞAK DOKULAR    • Pulpa Dokusu  MİNE; • Kronu kaplayan dış tabaka • Sert ve parlak yüzeylidir (vücuttaki en sert doku)  • Beyaz renktedir  • Çubuk biçiminde kristallerden oluşur (mine prizmaları)  • Sinir hücresi ya da uzantısı yoktur  • Mine tabakası kendisini  yenilemez  DENTİN; • Dişin ana kuvvetini oluşturan tabaka • Kronda mine ve kökte sement ile örtülü sert ve kemiksi dokudur • Dişin %75’i

YÜZEYDEKİ OLUŞUMLARIN MORFOLOJİLERİ

YÜZEYDEKİ OLUŞUMLARIN MORFOLOJİLERİ • Çıkıntı tarzındaki oluşumlar (yükselti) • Çöküntü tarzındaki oluşumlar (girinti) YÜKSELTİLER • Tüberkül • Sırt       ✓Kenar Sırtlar (marginal sırt)         ✓Üçgensel Sırtlar (triangular sırt)                oTransvers Sırt                oOblik Sırt • Singulum • Okluzal tabla • Lob TÜBERKÜL     Dişlerin kron kısmının üzerinde oluşan, yüzeyi küçülterek çiğneme kuvvetlerinin etkinliğini artıran tümsek şeklindeki oluşumlardır. SIRT (RİDGE)    Bir dişin kronunun çeşitli yüzeylerinde yer alan mezio-distal yönde ve vestibülo-lingual yönde dışbükey formda şekillenmiş olan doğrusal çıkıntılı alanlardır. Kenar sırtları (marjinal sırtlar) • Mesial kenar sırtı • Distal kenar sırtı Tüberkülleri Şekillendiren Sırtlar • Bukkal Sırt • Lingual (Palatinal) Sırt • Üçgensel (Triangular) Sırt • Üçgensel sırt (Triangular ridge) Küçük ve büyük a

KANAMALARDA İLKYARDIM

KANAMALARDA İLKYARDIM KANAMA NEDİR?     Çeşitli nedenlerle, damar bütünlüğünün bozulması sonucu kanın damar dışına, vücudun içine veya dışına doğru akmasına hemoraji (kanama) denir.  Kanamanın ciddiyeti aşağıdaki durumlara bağlıdır; Ø Kanamanın hızına, Ø Vücutta kanın aktığı bölgeye, Ø Kanama miktarına, Ø Kişinin fiziksel durumu ve yaşına. KANAMA ÇEŞİTLERİ    Vücutta kanın aktığı bölgeye göre 3 çeşit kanama vardır: 1. D ış kanamalar: Kanama yaradan vücut dışına doğru olur. 2.İç kanamalar: Kanama vücut içine olduğu için gözle görülemez. 3.Doğal deliklerden olan kanamalar: Kulak, burun, ağız, anüs,   üreme organlarından  olan kanamalardır. DAMAR TİPİNE GÖRE KANAMALAR Ø Atardamar kanamaları: Kanın atardamarlardan çıkarak, kalp atımları ile uyumlu, açık  renkte ve fışkırır tarzda akmasıdır. Ø Toplardamar kanamaları:  Kanın toplardamarlardan çıkarak, koyu kırmızı renk de ve  sürekli akmasıdır. Ø Kılcal damar: Kanın kılcal damarlardan çıkarak

YARALANMALARDA İLKYARDIM

Yara nedir?    Bir travma sonucu deri ya da mukozanın bütünlüğünün bozulmasıdır.   Aynı zamanda kan damarları, adale ve sinir gibi yapılar etkilenebilir. Derinin koruma özelliği bozulacağından enfeksiyon riski artar. Yara çeşitleri; 1. Kesik yaralar 2. Ezikli yaralar 3. Delici yaralar 4. Parçalı yaralar 5. Kirli (enfekte) yaralar Yara Çeşitleri Kesik yaralar: Bıçak, çakı, cam gibi kesici aletlerle oluşur. Genellikle basit yaralardır. Derinlikleri kolay belirlenir. Ezikli Yaralar; Taş yumruk ya da sopa gibi etkenlerin şiddetli olarak çarpması ile oluşan yaralardır. Yara kenarları eziktir. Çok fazla kanama olmaz, ancak doku zedelenmesi ve hassasiyet var. Delici yaralar: Uzun ve sivri aletlerle oluşan yaralardır. Yüzey üzerinde derinlik hakimdir. Aldatıcı olabilir tetanos tehlikesi vardır. Parçalı yaralar: Dokular üzerinde bir çekme etkisi ile meydana gelir. Doku ile ilgili tüm organ, saçlı deride zarar görebilir .